Simon Aykut ve emlakçı kadınlara yapılanlarla,
5 Kıbrıslı Rum’a yapılanlar ülkenin gündemine otururken, diğer yandan asıl meselenin yan kollarındaki bazı skandallar daha ilgi çekici bir hal almış durumda.
Yıllardır çözüm, barış, birleşme diye çırpınan bazı isimlerin, gerçekte bölünmüşlükten nasıl faydalandıkları ortaya çıktıkça insanın “gerçekten bardon” diye bağırası geliyor!
İzzet İzcan’ı bilmeyen yok.
Adamın partisinin ismi bile Birleşik Kıbrıs.
O kadar çözümcü yani!
Şu anda yargılanan 5 Kıbrıslı Rum’a kefil olmak istemiş.
İyi de Rum malı üzerine yurt yapan bu adam değil mi?
Bu ne yaman çelişki İzcan bey?
Kapıyı güneye geçerkenden senin de tutuklanman gerek miyor mu?
Ya Şener Elcil hocam sen?
Bir taraftan Rumlara kefil olmak için koşturuyorsun, diğer taraftan Rum’dan kalma malları yüzbinlerce pounda şu anda güneyde tutuklu bulunan Simon Aykut’a satıyorsun!!!
E bu Rum malının satışı güneyde yasal mı?
Seni neden güneye geçince gözaltına almıyorlar hocam?
Bak senin sattığın Rum malını alan Simon güneyde tutuklu ama sen serbest!
Yoksa tutuklanmama karşılığında mı kefil olmayı kabul ettin?
Bir diğer kefil olmak isteyen kişi ise
Teyfik Yoldaş!
Adamın öğrenci getirme acentesi var.
Her öğrenci başına bin Dolar ile bin 500 Dolar arası alıyor.
Yani o da bölünmüşlüğün kaymağını yiyenlerden.
Her öğrenci kabul dönemi milyonlarca Dolar para indiriyor.
Ülkenin en keskin solunun durumu bu!
Bir de gerçekten sol görüşlü olan arkadaşlar var ve bu yukarıda bahsettiğim isimler tarafından yetersiz bulunuyorlar.
Elcil, İzcan ve Yoldaş’a göre kendilerinin dışındaki sol yetersiz!
Acaba görüşlerinden dolayı mı yetersizler,
yoksa diğer solcuların banka hesaplarındaki parasızlıktan dolayı mı?
Bunu da bir zahmet açıklarlar.