“40 YILA BİR BAKIŞ”

Sadece bir yaş daha almıyorum;
arkamda bıraktığım yolları,
aşındırdığım taşları, tuttuğum elleri ve unuttuğum acıları da birlikte taşıyorum.
40 yıl…
Kimine göre uzun,
kimine göre göz açıp kapayıncaya kadar geçen bir zaman!
Benim içinse;
her saniyesi mücadele,
her nefesi bir direnişin adı.

Çocukken hayalini kurduğum o dünyayı,
şimdi adım adım kendim kuruyorum.
Sıfırdan başladım.
Tırnaklarımla kazıya kazıya geldim.
Kırıldım, ayağa kalktım, düştüm, yine kalktım.
Bazen yalnız kaldım, bazen dost sandıklarım en büyük yarayı açtı.
Ama her seferinde dimdik durmayı bildim.
Bugün, tam 40 yılın sonunda, aynaya baktığımda şunu görüyorum:
Kırgınlıklarım, zaferlerim, kaybettiklerim ve kazandıklarım…
Hepsi benim!

Bugün geriye dönüp bakınca, hiçbir pişmanlığım yok.
Çünkü her yanlışım bile beni ben yaptı.
Çünkü öğrendim ki; hayat, planladığın gibi değil, direndiğin kadar senin.

Bundan sonrası mı?
Artık yolumu daha iyi biliyorum.
Kim olduğumu, neyi hak ettiğimi, nereye ait olduğumu daha güçlü bir sesle
haykırabiliyorum.40 yaş,
artık susmamak,
artık hakkını istemek,
artık kendin için yaşamak demek!

Bugün sadece bir doğum günü değil;
Bugün, yeniden doğduğum,
bir kez daha “ben buradayım”
dediğim gün!

Kutlu olsun bana.
Ve elbette; bana inananlara, bana ihanet edenlere, beni sevenlere, bana sırtını dönenlere…
Hepsi iyi ki varmış!
Hepsi beni bugün olduğum adam yapmış.

Daha yolun başındayız!