“Gerçek huzura son bir adım kaldı…”
Sana böyle başlayan mesajlar
geliyorsa, veya bu şekilde
reklamlar görüyorsan dikkat et kardeşim…
O son adım senin bütçeni uçuruma yuvarlama adımıdır!
Artık herkes “yaşam koçu”, herkes “nefes eğitmeni”, herkes “frekans ayarlayıcısı”…
Dün pazarlamacıydı, bugün “içsel dönüşüm rehberi”.
Dün hiçbir halt beceremeyenler,
bugün “ruh temizliği uzmanı” olmuş!
Al birini, vur ötekine!
Sana üç günlüğüne “mutluluk”, “dinginlik”, “huzur” satmaya kalkıyorlar.
Kiminle?
Hayatında bir gün bile sorumluluk taşımamış, çöküş üstüne çöküş yaşamış,
ama kendi enkazını pazarlama yeteneğiyle süsleyip senin umutlarına sülük gibi yapışan insanlarla!
Gerçekten mutlu olan biri
gidip para karşılığı “mutluluk öğretmez.”
Gerçekten dengede olan biri,
reklam verip “içsel yolculuk” satmaz.
Çünkü bilen bilir:
Huzur, pazarlanmaz.
Ama sen ne zaman kırılgan,
bıkkın, çıkışsız olsan…
İşte o an köşede bekleyen
biri çıkar ve “gel seni iyileştireyim” der.
Yapmaz ama…
İyileştirmez.
Daha da bağlar, daha da bağımlı yapar.
Çünkü tek amaçları var:
senin yıkımından para kazanmak.
Bak kardeşim, herkesin düştüğü olur.
Ama düştüğünde tutunacağın dal
bir sosyal medyada yer alan içsel yolculuk yalanı olmamalı.
Birinin Instagram gönderisinden medet umuyorsan, asıl sorun iç huzur değil;
gerçekten yalnız kalmışsın demektir.
Ve bu yalnızlığı, sahte şefkat maskesi takmış üçkağıtçılarla değil,
kendinle, dostunla, ailenden biriyle aşarsın.
Unutma:
İnziva adı altında kandırılan
her ruh, aslında satılan bir hayattır!
Ve sen hayatını satma!
Kurtuluş parayla gelmez!
Ama uyanmak bedava!