UÇKAN’DAN SERT ÇIKIŞ: “SESSİZ KALANLARIN FUTBOLDA KONUŞMA HAKKI YOKTUR”
Deneyimli teknik direktör Salahi Türel Uçkan, Kıbrıs Türk futbolunda basına yönelik baskıları ve suskunluk dayatmasını sert sözlerle eleştirdi. “Bugün susanlar yarın hakemleri eleştirmeye kalkmasın” dedi.
Kıbrıs Türk futbolunda yaşanan krizlere dair önemli bir yazı kaleme alan deneyimli teknik direktör Salahi Türel Uçkan, etik ve hukuki çerçeveye dikkat çekerek, basına yapılan baskıların yalnızca yerel değil, uluslararası ölçekte de kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Uçkan'ın açıklamasının tamamı şöyle:
“Sessiz Kalanların Futbolda Konuşma Hakkı Yoktur”
1. Etik ve Hukuki Çerçeve
· FIFA Code of Ethics (Madde 11 – Saygı ve Dürüstlük, Madde 57 – Karalama Yasağı) basına baskı yapılmasını, adaletsiz uygulamaları ve suskunluğa zorlamayı açıkça ihlal saymaktadır.
· UEFA Disciplinary Regulations (Madde 11 – Futbolun İtibarı), hakem kararlarına ve oyunun bütünlüğüne etki eden her türlü baskıyı disiplin suçu olarak tanımlar.
· Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi Madde 10 ifade özgürlüğünü güvence altına alır. Gazeteciler ve spor yazarları baskı altında kaldıklarında, kamuoyunun gerçekleri öğrenme hakkı gasp edilmiş olur.
Bu kuralların ışığında, Kıbrıs Türk futbolunda yaşanan akreditasyon ihlalleri, suskunluk dayatması ve medyaya yönelik baskılar sadece yerel değil, uluslararası ölçekte de kabul edilemez.
Bugün susanları ve susanlara ses vermeyenleri uyarıyorum.Yarın sakın ola hakemlerin vereceği kararları yorumlamaya kalkmayın.Sizin üzerinizde hissettiğiniz baskı, derneğinizin yanında durmaya engel oluyorsa,korkularınız,dilinizi susturup,vicdanlarınızı,gözlerinizi körleştiriyorsa, bu ortam,hakemlerin düdüklerini ve basiretini de tutacak,antrenörlerin cesaretini kıracak,futbolcunun amacını futbol oynamaktan koparacak,taraftarların ve camiaların futboldan soğumasına,kopmasına neden olacaktır..
Bileceksiniz ki hakemler de, sizin hissettiğiniz ve dilinizi susturan koşullardan dolayı,sağlıklı düdük çalamayacaklar,onların da ya düdükleri susacak yada gereksiz şekilde çalabilecektir. Bu konuda adım gibi eminim ki,siz buna hakemler hata yaptılar diyeceksiniz,acımasızca ve günlerce hakem kararlarını tartışıp,emekten terden,haktan sözedeceksiniz.Hakemlere acımasızca saldırırken,esas sorunu gizlemek için yırtınacaksınız.Ama şimdiden uyarıyorum.Ne sizlerin ne kulüplerin,ve ne de bu olanlara göz yumanların zerre kadar konuşma eleştirme hakkınız olmayacaktır.
Size önerim bugün sustuğunuz gibi susmaya devam edin.En azından korkaklıkta ve adaletsizlikte istikrar sağlamış olursunuz.Sizler Teknik adam kellesi peşinde,kadro kurup bozma peşinde,hiçbir eğitimini görmediğiniz taktik analiz yapma peşinde olacaksınız. Şikeler,teşvik primleri,oyuncu ayartmalar hatta ayyuka çıkan antrenör ayarlamalar,paravanlık,diploma yetersizlikleri normalleşirken cezalı oyuncular oynatılıp görmezden gelinirken, siz suskun akrediteler,maçlarda,tv kanallarında,hangi maskelerinizle oturacak, diliniz hangi adaletle konuşacak,hangi elinizle kalem tutacaksınız ve hangi futbolu konuşacaksınız?
Kulüpler sakın hak arama nutukları atmayın,sözleşmelerden bahsetmeyin,terden,adaletten,gençlerin geleceğinden tek söz dahi etmeyin .Çünkü hiçbiriniz haklı değilsiniz.Sorunlarla,rezaletlerle dolu bir sezonun ardından,tek soru sormadan15 dakikada genel kurul yapıp herşeye onay verenler,aynanın karşısına geçip ellerini vicdanlarına koyup,dürüst olarak kendi yüzlerine baksınlar.Bunu federasyon başkanından çaycısına,bütün kurulları da yapsın.Hatırlatmakta fayda görüyorum,futbol kimsenin değil,herkesin,HEPİMİZİNDİR.
Umarım eleştirilerimi düşmanlık olarak değerlendirecek kadar büyük bir cehalet aşamasında değiliz.Umarım söylediklerim tüm paydaşların tartışıp değerlendirileceği bir akıl ortamı yaratsın.Umudum, narsistik patoloji değil, bilgi,cesaret,adalet kazansın ve ülkemiz futbolu bu krizden en az yarayla çıksın.




