UÇKAN'DAN SPOR MEDYASINDA SUSKUNLUK VE ALGI YÖNLENDİRME ELEŞTİRİSİ
MEDYA KAMUOYUNUN VİCDANI OLMALI
Uçkan, demokratik toplumlarda medyanın yalnızca bilgi veren bir araç olmadığını, aynı zamanda kamu vicdanını temsil ettiğini vurguladı. KTFF Başkanı’nın cezalı oyuncu oynatılmasıyla ilgili itirafları, teknik adamlara karşı kamuoyu önünde yapılan aşağılamalar, Spor Yazarları Derneği’ne yönelik tehditler ve kişisel saldırılar karşısında medyanın sessiz kalmasının kabul edilemez olduğunu belirtti.
“Basın özgürlüğü, yalnızca yayın yapma hakkı değil; toplumu doğru bilgilendirme sorumluluğunu da içerir. Sessizlik, halkın gerçeklere ulaşma hakkının engellenmesidir” dedi.
UEFA VE FIFA’NIN ETİK REHBERLERİ
Uçkan, uluslararası futbol otoritelerinin medya için belirlediği kuralları hatırlatarak şunları kaydetti:
-
UEFA Integrity Guidelines: Medya, futbolun şeffaflığı ve adaletini korumalı, yolsuzluk ve ihlalleri görünür kılmalıdır.
-
FIFA Media Code of Conduct: Kamuoyunun güvenini sarsacak olaylar karşısında medya kuruluşları etik yayıncılık yapmak zorundadır.
FEDERASYONLA YAKIN İLİŞKİLER ELEŞTİRİLDİ
Uçkan, bazı medya aktörlerinin federasyon yönetimiyle olan yakın ilişkileri nedeniyle haberleri görmezden geldiğini iddia etti. Federasyon başkanına ekran verilmesi, ancak muhalif görüşlere yer verilmemesinin kamuoyunu yönlendirme çabası olduğunu vurguladı.
ETİK SORUŞTURMA ÇAĞRISI
KTFF Etik Kurulu’nun, medyada yer almayan haberler veya taraflı yayıncılıkla ilgili bağımsız bir inceleme başlatması gerektiğini söyleyen Uçkan, medya kurumlarının da kendi iç etik komisyonları aracılığıyla bu suskunluğu sorgulaması gerektiğinin altını çizdi.
“SUSANLAR TOPLUMUN GÜVENİNİ KAYBEDER”
Yazısının sonunda sert bir mesaj veren Uçkan, şu ifadeleri kullandı:
“Spor medyası sadece skorları değil; adaletsizlikleri de haber yapmalıdır. KTFF’deki bu etik kriz, medyanın sınavıdır. Bu sınavda susanlar, yalnızca gazetecilik değil; toplumun güvenini de kaybetmektedir. Sessizlik suça ortaklıktır, destek vermektir. Adalet, yalnızca haklının yanında durmayı değil; haksızlık karşısında da susmamayı gerektirir.”





