Özersay, 2018’de hükümete geldiklerinde, önceki dönemlerde verilen bazı yasa dışı vatandaşlıkların iptal edildiğini ancak 75 günlük süre nedeniyle bunların mahkeme tarafından kişilere iade edildiğini hatırlattı. “Siyasi rüşvete son verebilmek için göreve gelecek yeni hükümetlerin önceki hukuk dışı işlemleri iptal edebilme yetkisi bu şekilde kısıtlanmamalıdır” dedi.
Açıklamasında, “Bireyler ve kurumlar dava açarak hukuka aykırı işlemleri iptal ettirebilir, ancak halkın oyu ile iktidara gelecek olan yeni hükümetlerin hukuka aykırı verilen bu siyasi rüşveti geri alması konusunda elleri kolları bağlanmış durumdadır. İyi İdare Yasası’ndaki 75 günlük süre mutlaka değiştirilmeli, örneğin beş yıl boyunca bu işlemlerin iptal edilebilmesine imkân tanınmalıdır” ifadelerini kullandı.
Özersay, geçmişte yaşanan örneklere de dikkat çekti. Bakanlar Kurulu’nun 2017’de yasa dışı şekilde verilen vatandaşlıkları 2018’de iptal ettiğini ancak mahkemenin, 75 günlük sürenin geçtiği gerekçesiyle iptali bozduğunu hatırlattı. Özersay, “Hukuka aykırı ve keyfi şekilde verilen vatandaşlıklar hükümetin iptaline rağmen mahkeme tarafından iade edildi. Bu, kazanılmış hak gibi algılanıyor ve siyasi rüşveti meşrulaştırıyor” dedi.
Özersay, yasadaki istisnalara da işaret ederek, “Eğer işlem hile ile gerçekleşmişse, örneğin sahte belge verilmişse veya yalan beyan varsa, süre dikkate alınmıyor ve idari işlem geri alınabiliyor. Ancak diğer hukuka aykırı işlemlerde bu kural bağlayıcıdır” diye konuştu.
Siyasi çürümüşlüğün geldiği noktada bu durumun son derece tehlikeli olduğuna dikkat çeken Özersay, seçim öncesinde dağıtılan siyasi rüşvetlerin, yeni hükümetler tarafından iptal edilememesi riskine vurgu yaptı. “Bir siyasi parti, ‘biz gelirsek tüm bu işlemleri iptal edeceğiz’ dese bile, 75 gün geçmişse bu mümkün olmayabilir. Bu da yeni hükümetlerin eli kolu bağlı kalması anlamına gelir” ifadelerini kullandı.
Halkın Partisi Genel Başkanı, İyi İdare Yasası’nın ülkenin siyasi gerçekliği dikkate alınarak revize edilmesi gerektiğini söyledi: “Bu ülkede siyasi rüşvet ve çürümüşlük en üst noktaya ulaşmıştır. Yasa değiştirilerek, hukuka aykırı işlemlerin üzerinden beş yıl geçse dahi iptal edilebilmesi sağlanmalıdır. Bu şekilde seçim öncesinde dağıtılan rüşvetler yapanın yanına kalmayacaktır.”
Özersay, yapılacak yasa değişikliklerinin geriye yürümeyeceğini, bu nedenle bugünün kaybedilmiş olabileceğini belirterek, “Artık devletten ve halka ait olandan ne kaldıysa, geleceği kurtarmak için bu değişikliklere odaklanmalıyız” dedi.
