Sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Rum liderin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarını hiçe sayarak siyasi tercihlerle süreci tırmandırdığını ifade etti.

“Bireysel Ceza Davaları Devlet Eliyle Teşvik Edildi”

Özersay, Kıbrıs’ta mülkiyetle bağlantılı gerilimlerden en son şikayet edebilecek kişinin Hristodulides olduğunu söyledi. Rum liderin yasa değiştirerek ve polis içerisinde özel birim kurarak bireysel ceza davalarını devlet eliyle teşvik ettiğini öne süren Özersay, “Pandora’nın kutusunu açan bizzat kendisidir” ifadelerini kullandı.

Söz konusu yaklaşımın adada barışa ve uzlaşıya değil, gerilime ve kutuplaşmaya hizmet ettiğini savundu.

“Zemin var: Berlin’de netleşen Guterres çerçevesi elimizdedir”
“Zemin var: Berlin’de netleşen Guterres çerçevesi elimizdedir”
İçeriği Görüntüle

“Çift Devletli Çözüm Fikrinin Mimarı da Onlardı”

Özersay, Hristodulides’in selefi Nikos Anastasiades ile birlikte, geçmişte iki devletli çözüm fikrini Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile taktiksel olarak gündeme getirdiğini hatırlatarak, o dönemde de Pandora’nın kutusunun açıldığını söyledi. Bugün ise “Alaaddin’in lambasından çıkan cinin” artık yerine konulamadığını, mülkiyet meselesinde de benzer bir noktaya doğru gidildiğini vurguladı.

“AİHM Kararlarını Hiçe Sayıp TMK’yı Zayıflatıyor”

Kıbrıs Rum liderinin Avrupa Konseyi üyesi bir devletin başkanı olmasına rağmen, AİHM kararlarıyla uyumlu bir şekilde kurulmuş Taşınmaz Mal Komisyonu’nu (TMK) etkisizleştirmeye çalıştığını ifade eden Özersay, Hristodulides’in bireysel ceza davalarıyla bu süreci zedelediğini söyledi.

AİHM’nin çizdiği çerçevede, güneyde de benzer mekanizmalar kurularak Kıbrıslı Türklerin mülkiyet haklarının korunabileceğini belirten Özersay, buna karşılık Rum tarafının olayı bireyselleştirmeyi ve insanları karşı karşıya getirmeyi tercih ettiğini kaydetti.

“Mahkemeleri Eleştirirken On Kere Düşünmeliler”

Özersay, Rum liderin yargıya karışamayacağını söyleyerek sorumluluktan kaçtığını, ancak aynı kişi olarak şimdi KKTC yargısını eleştirdiğini belirtti. “Siyasiler mahkemeleri eleştirirken on defa düşünmelidirler” diyen Özersay, adada iki ayrı ve birbiriyle uyumlu olmayan hukuk sistemi bulunduğunu hatırlattı.

“Bu Gidişle Huzuru Kaçırırsınız”

Halkın Partisi olarak aylardır mülkiyet konusunda uyarılarda bulunduklarını, bu çerçevede Mağusa, Lefkoşa ve Girne’de mülkiyet konferansları düzenlediklerini hatırlatan Özersay, bu yaklaşımla devam edilmesi halinde adada huzurun bozulacağını ifade etti. “İnsanları birbirine düşürürsünüz, demiştik; dinletemedik” dedi.

“Hristodulides’in Sözlerinin Zerre Değeri Yok”

Açıklamasının sonunda Hristodulides’in mülkiyet konusunda yaptığı açıklamaları tamamen geçersiz sayan Özersay, “Siyasi bir tercihle bireysel ceza davalarını körükleyip ardından ‘mesele hukuktur’ diyerek geri çekilen bir liderin bu konuda söylediklerinin zerre değeri yoktur” ifadesini kullandı.

Mülkiyet sorununa bireysel davalarla çözüm aramanın adadaki gerilimi daha da artıracağını vurgulayan Özersay, ortada bir öngörüsüzlük değil, doğrudan bir siyasi tercih olduğunu belirtti.