Dimitriadu, özellikle yanardağ bölgesinde harmonik titreşimler ve uğultuların duyulduğunu ifade ederek, bunun magmanın yukarı doğru hareket ettiğini ve volkanik bir uyanışı işaret edebileceğini söyledi.
"TEKTONİK VE MAGMATİK HAREKETLERİN ORTAK ETKİSİ"
Dimitriadu, Avrupa’nın sismik ve volkanik risk komisyonlarının yaptığı değerlendirmelere göre, Santorini’nin kuzeydoğusunda yer alan Anydros Adası çevresindeki sismik hareketliliğin kuzeydoğu-güneybatı yönlü denizaltı faylarından kaynaklandığını belirtti. Uzman, “Bu durum hem tektonik hem de derin magma hareketlerinin birleşiminden kaynaklanıyor ve süreç öngörülemeyen gelişmelere açık” dedi.
TSUNAMİ RİSKİ VAR MI?
Özellikle denizaltı patlaması ihtimaline dikkat çeken Dimitriadu, “Eğer volkanik hareketlilik sismik aktiviteyle birleşirse, tsunami riski doğabilir” ifadelerini kullandı. Böyle bir senaryonun yalnızca Yunan adalarını değil, %60 ihtimalle Güneydoğu Akdeniz’i de etkileyebileceğini kaydetti.
"SANTORİNİ SON OLARAK 1925’TE AKTİF OLDU!é
Dimitriadu, Santorini Yanardağı’nın en son 1925 yılında büyük bir hareketlilik gösterdiğini hatırlatarak, bu kez yaşanabilecek bir patlamanın “etkileyici ancak tehlikeli olmayan” bir düzeyde olabileceğini belirtti. “Yanardağ ya da belirli bir sismik fayın harekete geçmesi, biriken enerjinin dışa vurulması anlamına geliyor” diyen Dimitriadu, gelişmelerin yakından takip edilmesi gerektiğini vurguladı.
Dimitriadu, şu anda yalnızca öncül sarsıntıların gözlemlendiğini ve ana olayın ne zaman gerçekleşeceğinin belirsiz olduğunu ifade etti. “Bu doğal sürecin tamamlanması ve etkilerinin ortaya çıkması aylar sürebilir. Şu anda bilim insanları, ana olayın ardından artçı sarsıntıların nasıl gelişeceğini analiz etmeye çalışıyor” dedi.