Harmancı, Kıbrıs Türk toplumunun kimliği ve iradesinin hem kuzeyden hem de güneyden gelen baskılarla tehdit altında olduğunu savundu.
LTB’den yapılan açıklamaya göre, Harmancı görüşmede, arıtılmış suyun tarımsal amaçla değerlendirilmesine yönelik iki toplumlu projeye Cumhurbaşkanı Tatar’ın olumsuz bir tutum sergilememesini memnuniyetle karşıladığını belirtti. Söz konusu projenin, iklim değişikliğiyle mücadelede ortak bir adım olduğuna dikkat çeken Harmancı, Haspolat Arıtma Tesisi’nin iki toplumlu statüsünün korunması gerektiğini vurguladı.
“SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR GELECEK İÇİN ORTAK ADIMLAR”
Projenin, adanın kuzeyinde AB'nin Kıbrıs Türk toplumuna yönelik Mali Yardım Programı çerçevesinde fonlanmasının planlandığını, güney tarafında ise finansman arayışının sürdüğünü aktaran Harmancı, projenin karşılıklı fayda sağlayan bir iş birliği modeli olarak değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
Harmancı ayrıca, 2018 yılında hazırlanan fizibilite raporuna atıfta bulunarak, projenin somutlaştırılması için ilgili kurumların Cumhurbaşkanı Tatar’ın himayesinde bir araya getirilmesi konusunda fikir birliğine vardıklarını duyurdu.
YENİ GEÇİŞ KAPILARI GÜNDEMDE
Kıbrıs sorunu çözülene dek yeni geçiş kapılarının açılmasını desteklediğini yineleyen Harmancı, Lefkoşa'da yeni bir araçlı geçiş kapısının öncelik olduğu konusunda Cumhurbaşkanı Tatar ile hemfikir olduklarını ifade etti.
Eğer Lefkoşa dışında önerilen yeni kapılarda ilerleme sağlanamazsa, Harmancı bu kez, Surlariçi’nde yeni bir yaya geçişi ile Haspolat veya Kaymaklı bölgesinde yeni bir araçlı geçiş önerisini yeniden gündeme taşıyacaklarını bildirdi.
“FEDERAL ZEMİNDE BARIŞ VE ADALETİN SESİ OLMALIYIZ”
Açıklamasında, Kıbrıs Türk toplumunun varoluş mücadelesinin her geçen gün daha da zorlaştığını belirten Harmancı, çözümün her türlü hamaseti aşarak, istikrarlı bir duruş ve federal zeminde barış ile adaletin sesi olmak olduğunu kaydetti. “Masadan kaçmak ya da kendi içine kapanmak çözüm değildir” diyen Harmancı, bu duruşun toplumsal direnci artıracağına inandığını ifade etti.
