“TÜRK TELEKOM PROTOKOLÜ ÜLKENİN HABERLEŞME YAPISINA AĞIR DARBE VURDU”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) İnternet Servis Sağlayıcıları Birliği, Başbakanlık önünde düzenlediği basın açıklamasında, Türk Telekom ile imzalanan yeni telekomünikasyon protokolünü sert bir dille eleştirdi.
Birlik, uzun süredir kamuoyundan gizlenen ve kısa süre önce Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren protokolün, ülkenin haberleşme altyapısına “ağır bir darbe” vurduğunu belirtti.
“35 MİLYON TL GELİR ŞİRKETE AKTARILACAK, REKABET YASAKLANDI”
Açıklamada, protokol kapsamında Telekomünikasyon Dairesi’nin aylık 35 milyon TL gelirinin özel bir şirkete aktarılmasının garanti altına alındığı ifade edildi.
Birlik yetkilileri, 25 yıl boyunca başka hiçbir firmanın internet hizmeti veremeyeceğini vurguladı.
“Bu anlaşma sadece gelir devriyle kalmıyor; Telekomünikasyon Dairesi dâhil tüm kurumlara fiber optik hat çekme yasağı getiriyor. Hatta uluslararası bağlantılar bile bu yasaktan etkileniyor.”
“DEVLET KAYNAK AYIRABİLİYORSA NEDEN ŞİRKETE İHTİYAÇ DUYULDU?”
Birlik temsilcileri, Türk Telekom’un altyapı çalışmalarında Telekomünikasyon Dairesi’nin personeli, araçları, depoları ve taşınmazlarından ücretsiz yararlanacağını belirtti.
Açıklamada ayrıca, yeni binalar, santraller, enerji sistemleri ve altyapı yenilemelerinin devlet bütçesinden karşılanacağını ifade eden birlik, şu soruyu yöneltti:
“Devlet bu kadar kaynağı zaten ayırıyorsa, Türk Telekom’a neden ihtiyaç duyuluyor?”
“90 MİLYON DOLARLIK FARK NEREDE?”
Birlik, proje maliyetine ilişkin ciddi soru işaretleri bulunduğunu da gündeme taşıdı.
Maliye Bakanlığı verilerine göre 40 milyon dolar olarak öngörülen yatırım tutarının bir gecede 130 milyon dolara çıktığını, bu nedenle aradaki 90 milyon doların akıbetinin açıklanması gerektiğini belirtti.
Ayrıca, Türk Telekom’un projeyi zamanında tamamlamaması durumunda hangi yaptırımların uygulanacağına dair hiçbir hükmün protokolde yer almadığı da ifade edildi.
“BU BİR TÜRKİYE KARŞITLIĞI DEĞİL, USULSÜZLÜĞE TEPKİDİR”
Eleştirilerin yönünü netleştiren İnternet Servis Sağlayıcıları Birliği, “Tepkimiz Türkiye’ye değil, ihalesiz ve kapalı biçimde yürütülen bu anlaşmayadır” açıklamasında bulundu.
“Bu anlaşma hangi ülke ya da şirket için yapılmış olursa olsun, aynı şekilde karşı çıkardık.”
Birlik, konunun hukuki yollardan da takip edileceğini duyurdu.
“YERLİ FİRMALARIN KAPASİTESİ YOK SAYILDI”
Açıklamanın sonunda birlik temsilcileri, Fiber to Home projesine karşı olmadıklarını, ancak ülkenin kıt kaynaklarının tek bir özel şirkete aktarılmasına karşı olduklarını vurguladı.
“Biz bu işi yapabilecek kapasiteye sahibiz. Yeter ki fırsat eşitliği tanınsın,” denilerek, yerli internet firmalarının dışlandığı eleştirisi yinelendi.