ERHÜRMAN: “HELLİM İÇİN OCAK SONU, ÇÖZÜM İÇİN HENÜZ SEKİZDE BİRDEYİZ”
Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin Kişisel Temsilcisi María Ángela Holguín ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis ile gerçekleştirdiği üçlü görüşmenin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Erhürman, görüşmenin yaklaşık 3 saat sürdüğünü belirterek, hellim tescili, geçiş kapıları ve siyasi eşitlik başlıklarında sınırlı ilerleme sağlandığını, ancak kapsamlı çözüm hedefi açısından sürecin henüz yolun çok başında olduğunu söyledi.
KAYIP ŞAHISLAR KOMİTESİNE ORTAK ZİYARET
Erhürman, üçlü görüşme öncesinde iki liderle birlikte Kayıp Şahıslar Komitesi’ne (KŞK) ortak bir ziyaret gerçekleştirdiklerini hatırlattı.
KŞK’nin hem Kıbrıslı Türklerin hem de Kıbrıslı Rumların kayıpları için yürüttüğü çalışmalar hakkında bilgi aldıklarını belirten Erhürman, son dönemde komiteyle ilgili yaşanan gelişmelerin kendileri için kaygı verici olduğunu ifade etti ve:
“İki lider olarak Kayıp Şahıslar Komitesi’nin çalışmalarına desteğimizi yineledik.” dedi.
ÜÇ BAŞLIKLI GÜNDEM: METODOLOJİ, GÜVEN ARTIRICI ÖNLEMLER, ON MADDELİK PAKET
Cumhurbaşkanı Erhürman, üçlü görüşmeye kendi açılarından üç ana başlıkla gittiklerini söyledi:
-
Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümüne yönelik dört maddelik metodoloji önerisi,
-
Tatar–Hristodulidis döneminde başlamış güven artırıcı önlemler,
-
İlk toplantıda sundukları 10 maddelik güven artırıcı öneri paketi.
Erhürman, Hristodulidis’in bu kez kendi öneri paketini de masaya getirdiğini, ancak bu önerileri ilk kez dinledikleri için bugün detaylı bir müzakere yapılmadığını, teklifleri “not edip çalışmak üzere aldıklarını” belirtti.
HELLİM TESCİLİ İÇİN OCAK SONU TAKVİMİ
Erhürman, somut ilerleme sağlanan başlıkların başında hellim tescilinin geldiğini vurguladı:
“On maddelik önerimizin içinde yer alan hellim tescili konusunda, Ocak sonuna kadar tamamlanması yönünde bir netleşme oldu. Bu, üreticilerimiz açısından önemli bir tarihtir.”
METEHAN, BOSTANCI VE DERİNYA’DA KABİN VE PERSONEL ARTIŞI
Geçiş kapıları konusunda da somut kararlar alındığını ifade eden Erhürman, özellikle Metehan geçiş noktasına ilişkin şu bilgileri paylaştı:
-
Metehan’da 7 kabinin devrede olduğu ve bundan sonra da çalışmaya devam edeceği,
-
Lisans/ruhsat işlemlerinin yalnızca Metehan’da değil, Bostancı ve Derinya’da da yapılabilmesi konusunda uzlaşıldığı,
-
Bu adımların, Metehan’da yaşanan yığılmayı azaltmasının beklendiği.
Erhürman, tüm geçiş noktalarında personel sayısının artırılması yönünde de ilke birliği oluştuğunu kaydetti.
HASPOLAT SUYU VE GÜNEŞ ENERJİSİ PROJESİ MASADA
Erhürman, Haspolat’taki arıtılmış suyun kuzeye transferi ve ara bölgede planlanan güneş enerjisi santrali gibi başlıkların da ayrıntılı şekilde ele alındığını, bu konularda daha “fokuslu ve teknik çalışmalara” devam edileceğini belirtti.
“TEMEL HEDEF SADECE GÜVEN ARTIRICI ÖNLEMLER DEĞİL, KAPSAMLI ÇÖZÜM”
Erhürman, ortak açıklama metninde de görülebileceğini belirterek, temel hedefin yalnızca güven artırıcı önlemler olmadığını vurguladı:
“Temel hedef, Kıbrıs sorununun çözümüdür. Güven yaratıcı önlemler bir numaralı hedef değil; çözüm hedefinin önünü açacak adımlardır.”
Liderlerin, siyasi eşitliğe dayalı bir çözüm hedefini tekrar teyit ettiklerini söyleyen Erhürman, ancak çözümün modeline (federasyon vb.) dönük doğrudan bir atıf yapılmadığının altını çizdi.
SİYASİ EŞİTLİK VURGUSU, MODELDE DOĞRUDAN ATIF YOK
Ortak açıklamada, çözümün BM Güvenlik Konseyi kararlarında tanımlandığı şekliyle siyasi eşitliğe dayalı olacağı ifadesinin yer aldığını belirten Erhürman, metinde:
-
“İki toplumlu, iki bölgeli federasyon” gibi modeli tarif eden ibarelerin yer almadığını,
-
“Siyasi eşitlik” vurgusunun BM Güvenlik Konseyi kararlarına atıfla yapıldığını, ancak bunun doğrudan bir çözüm modeli dayatmadığını söyledi.
Erhürman, kendi açıkladıkları metodolojide “siyasi eşitlik” başlığının sadece yarısının ortak açıklamaya yansıtıldığını, dönüşümlü başkanlık kısmının ise henüz metne girmediğini ifade etti.
DÖRT ADIMLI METODOLOJİ: “ŞU ANDA SADECE SEKİZDE BİRDEYİZ”
Cumhurbaşkanı Erhürman, Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümü için önerdikleri dört adımlı metodolojiyi de yeniden hatırlattı:
-
Siyasi eşitliğin (etkili katılım, en az bir Kıbrıslı Türk’ün oyu olmadan karar alınamaması ve dönüşümlü başkanlık dahil) müzakere masasına oturmadan başta kabul edilmesi,
-
Zaman sınırlı bir müzakere sürecinin tanımlanması,
-
Bugüne kadar varılmış yakınlaşmaların kabul edilmesi,
-
Sürecin sonunda yine çözüme ulaşılamazsa Kıbrıslı Türklerin bugünkü statükoya geri dönmeyeceğinin garanti altına alınması.
Erhürman, gelinen noktayı şu sözlerle özetledi:
“Bu dört maddenin bugün itibarıyla sekizde birindeyiz. Birinci maddenin de sadece ilk yarısı, yani BM Güvenlik Konseyi kararlarındaki siyasi eşitlik tanımı metne girmiş durumda. Dönüşümlü başkanlık yok. Dolayısıyla bizim açımızdan birinci madde tamamlanmış değil. Dört adımın dördü de devreye girmeden kapsamlı çözüm müzakeresine başlamamız söz konusu olmayacak.”
GARANTİLER VE TÜRK ASKERİ GÜNDEME GELMEDİ
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Erhürman, garantiler, “sıfır asker, sıfır garanti” gibi başlıkların bu toplantıda gündeme gelmediğini vurguladı. Hristodulidis’in getirdiği paketin, kendi on maddelik güven artırıcı önlemlerinin muadili niteliğinde olduğunu, kapsamlı çözüm müzakerelerinin esas parametreleriyle doğrudan ilgili olmadığını söyledi.
“MÜZAKERE OLSUN DİYE MÜZAKERE ETMEK İSTEMİYORUZ”
Erhürman, amaçlarının yalnızca yeniden müzakere masasına oturmak olmadığını vurgulayarak şu mesajı verdi:
“50 yıldır çözüm çabaları sürüyor ve sonuç alınamıyor. ‘Müzakere olsun diye müzakere’ etmek istemiyoruz. Bizi çözüme götürecek bir müzakere masası istiyoruz. Bu yüzden önce doğru metodolojinin kabul edilmesi gerekir. Bizim pozisyonumuz değişmedi.”
Hellim tescili ve geçiş kapılarıyla ilgili atılan adımları “önemli ama sınırlı” olarak niteleyen Erhürman, günlük hayatı biraz rahatlatan bu ilk somut adımların ardından, geçiş noktaları, ara bölgede güneş enerjisi santrali ve diğer güven artırıcı önlemler üzerinde daha kapsamlı ilerleme hedeflediklerini söyledi.




