“NERESİNDEN TUTSAN ELİNDE KALIYOR”
Ülkede ciddi bir değişime ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Erhürman, halkın bu yönde kararını verdiğini ifade etti. “Bir an önce erken seçim dediğimizde, o dönemde ‘mesele seçim değil, geçimdir’ deniyordu. Mesele seçim değildir diyenler şimdi görmüşlerdir” diyen Erhürman, mevcut yapının sürdürülebilir olmadığını söyledi. Toplumun moralinin bozulduğunu, gençlerin sürekli göçü konuşur hale geldiğini belirten Erhürman, “Neresini tutsan elinde kalır dediğimiz bir hâl yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
Erhürman, iki devletli çözüm politikasını da eleştirerek, bu yaklaşımın sözde bir iradeye dayandığını savundu. Güney’de açılan mülkiyet davaları nedeniyle inşaat sektörünün olumsuz etkilendiğini, ekonominin güneye kaymaya devam ettiğini söyledi. Erhürman, “Memleketin en zengin kesimi bile iki günlük tatilini Avrupa’da yapamaz duruma geldi” dedi.
“DÖRT BUÇUK YILDA HİÇBİR ŞEY YAPILMADI”
Cumhurbaşkanlığı görev süresi dolmak üzere olan Ersin Tatar’ı eleştiren Erhürman, dört buçuk yılda kayda değer bir diplomasi yürütülmediğini ifade etti. “Kahve içme meselesi bile konu oldu” diyen Erhürman, diyalogsuz bir ortamda bu durumu “bir, sıfırdan büyüktür” diyerek savunmanın yeterli olmadığını söyledi.
Avrupa Parlamentosu (AP) raporuna da değinen Erhürman, iki devletli çözümün uluslararası camiada kabul görmediğini vurguladı. “Altı boş zaten. Altının dolu olduğunu iddia eden biri varsa, gelsin konuşalım” dedi. Erhürman, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Hristodulidis’in adanın tümü üzerinde egemenlik kullandığını ifade ederek, “Bu gerçek karşısında siz dört buçuk yıldır ne yaptınız?” sorusunu yöneltti.
“FEDERASYON BİLGİDİR”
Tufan Erhürman, federasyonun ideolojik değil, bilgiye dayalı bir çözüm modeli olduğunu belirtti. “Bu olmasın, çözümsüzlük çözümdür diyebilirsin ama çözüm modeli bir bilgidir” diyen Erhürman, federasyonun farklı versiyonları olduğunu, ABD ve İsviçre gibi ülkelerde farklı biçimlerde uygulandığını kaydetti.
Erhürman, bugüne kadar Kıbrıs’ta hep federasyonun görüşüldüğünü, Türkiye ile istişare içerisinde bu modelin müzakere edildiğini söyledi. Kıbrıs Türk tarafının gevşek, Kıbrıs Rum tarafının ise merkeziyetçi federasyon modeli savunduğunu belirtti. Bugün ise Rum tarafının da gevşek federasyona yakınlaştığını ifade etti.
“DOĞRU ZEMİNDE İYİ İLİŞKİLER”
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Türkiye ile ilişkiler konusuna da değindi. “Ersin Bey sürekli garantörlükten vazgeçmeyiz diyor. Türkiye’nin garantörlüğü Kıbrıs adası üzerinde mi, yoksa KKTC üzerinde mi? İki ayrı devlet olursa Türkiye, güneydeki devletin de garantörü mü olacak?” sorularını yöneltti.
Ülkeyi sadece CTP’lilerle değil, yetişmiş kadrolarla yöneteceklerini belirten Erhürman, “Kavga etmeyeceğiz. Özgüven sahibi birinin kavgaya ihtiyacı yoktur” dedi. Türkiye ile ilişkilerin doğru zeminde yürütülmesi gerektiğini vurgulayan Erhürman, “İyi ilişki yetmez; doğru zeminde iyi ilişki gerekir. Zemin doğru değilse, iyi ilişkinin faydası olmaz” ifadelerini kullandı.
İstişarenin diyalogla, karşılıklı konuşmayla olması gerektiğini belirten Erhürman, “Dosyanıza hâkim olacaksınız. Kabul edilmeyecek şey, sizin sözünüzün olmadığı, özne olmadığınız modellerdir. Kıbrıs Türk halkı özne değilmiş gibi yaratılan boşluk, algıda sloganla doldurulmaya çalışılıyor. Dolmaz” diye konuştu.
“HALK DEĞİŞİM İSTİYOR”
Erhürman, halkın değişim iradesine sahip olduğunu ve bunun her geçen gün daha belirgin hale geldiğini söyledi. “Bugüne kadar hangi partiye oy vermiş olursa olsun, insanlar bunun böyle gitmeyeceğini biliyor” diyen Erhürman, ekonominin güneye kaydığına işaret etti. Erhürman, “Bu memleket korkunç sorunlarla karşı karşıya; hem içeride hem dışarıda. Halk değişimi istiyor ve değişim gelecek” ifadelerini kullandı.
