AKANSOY: SADECE GENEL BAŞKAN SEÇMİYORUZ, GELECEĞİMİZİ TAHKİM EDİYORUZ
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkan Adayı Asım Akansoy, Divan Kurulu’nun belirlenmesinin ardından kürsüye çıkarak kapsamlı bir siyasi konuşma yaptı.
Akansoy, CTP’nin 30. Olağanüstü Kurultayı’nda yaptığı konuşmada, bugün sadece bir genel başkan seçmek için değil, “Kıbrıs Türk halkının geleceğini tahkim etmek ve yarım asrı aşan mücadelenin ateşini yeniden alevlendirmek” için bir araya geldiklerini söyledi.
Partiyi yokluktan var eden, hapislerde, barikatlarda, grevlerde bedel ödeyen, göç etmek zorunda bırakılan ve yaşamını yitiren tüm yoldaşlarını anarak, “Onların mücadelesi bizim pusulamızdır” dedi.
YOLDAŞLIK VE PARTİ GELENEĞİNE VURGU: “PARTİNİN HARCIDIR”
Akansoy, konuşmasının önemli bir bölümünü “yoldaşlık” kavramına ayırdı.
İskele’den Güzelyurt’a, Lefkoşa’dan Mağusa’ya, Girne’den Lefke’ye kendilerini bir arada tutan harcın yurt sevgisi, emek, alın teri, barış ve gelecek güzel günlere olan inanç olduğunu vurguladı.
Yoldaşlığı şu sözlerle tarif etti:
“Yoldaşlık, en karanlık anda bile emeğe ve inanca sahip çıkmaktır.
Yenilgilere, sevinçlere, kederlere rağmen birbirini terk etmemektir.
Düşeni kaldırmak, yolunu kaybedene karanlığın içinde fener tutmaktır.
Aynı sofrada oturup ekmeği paylaşmaktır.”
Bu değerlerin CTP’nin hukuku ve harcı olduğunu belirten Akansoy, “Kaybedeni olmayan bir yarışta coşkuyla mücadele veriyoruz” diyerek üç adayın da partiyi güçlendirmek için yarıştığını ifade etti.
“BU KURULTAYIN KAYBEDENİ OLMAYACAK, HEDEF TEK BAŞINA İKTİDAR”
Akansoy, kurultay yarışının kişisel iktidar mücadelesi olmadığının altını çizerek, “Bu mücadele sen-ben kavgası değil; daha demokratik, daha özgür, daha yaşanılır bir ülkeyi adım adım kuracak bir iktidar yolunu açma mücadelesidir” dedi.
CTP’de üç farklı yöntem, üç farklı liderlik anlayışı ve üç farklı mücadele hattının tartışıldığını belirterek:
“CTP hangi mücadele hattını seçerse seçsin, bu güzel toprakların geleceğine damga vuracaktır.
Yarın hangimiz ipi göğüslerse, diğerleri onun yanında, omuz başında olacaktır.”
dedi ve tek hedeflerinin “tek başına iktidar” olduğunu vurguladı.
Kurultaydan “zayıflayarak, küçülerek, küçük hesaplarla boğularak çıkılacağını sananlara” yönelik ise, “Çok beklersiniz” ifadesini kullandı.
“BU BİR KRİZ DEĞİL, SİSTEMATİK BİR ÇÜRÜMEDİR”
Ülkenin içinde bulunduğu durumu “kriz” değil, “sistematik bir çürüme” olarak nitelendiren Akansoy, mevcut yapıyı şu sözlerle eleştirdi:
“Anayasayı askıya almış, adaleti yok sayan, yasa tanımazlığı yöntem haline getirmiş çürümüş bir yapı var.
Kara para aklama merkezine dönüştürülmüş, mafyanın devlet kurumlarıyla iç içe geçtiği kokuşmuş bir düzen var.
Bir yanda lüks villalarda yaşayan çok küçük bir azınlık; diğer yanda ay sonunu çıkaramayan on binler.”
Bu tabloya razı olunmaması gerektiğini vurgulayan Akansoy, “Kimse bize bunun kader olduğunu söylemesin, ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye çalışmasın” dedi.
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ: “YÜZDE 63 TESADÜF DEĞİL”
Akansoy, Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman’ın yaklaşık %63 oyla seçilmesine atıf yaparak, bu sonucun tesadüf olmadığını söyledi:
“Bu destek, halkın bize ‘Bizi bu çürümeye son verecek adaletli bir düzene taşıyın’ çağrısıdır.
%63, doğru kurgulanmış bir siyasi stratejinin ve CTP’nin her bir neferinin alın terinin sonucudur.”
Kutuplaşma ve çatışmacı siyasetin toplumda karşılık bulmadığını belirten Akansoy, “Yüzümüzü halkımıza döndük, sivil toplumla birlikte çalıştık, ilkelerimizden vazgeçmedik” dedi.
EKONOMİ POLİTİKASI: “EURO’YA ENDEKSLİ SİSTEM VE PARA BİRLİĞİ TARTIŞILMALI”
Konuşmasının önemli bir bölümünde ekonomi başlığına yer veren Akansoy, Kıbrıs Türk ekonomisinin çözümsüzlük, dışa bağımlılık ve küçük pazar ölçeğine sıkıştığını, buna rağmen ciddi bir potansiyel taşıdığını söyledi.
Güçlü yanlar olarak:
-
Yükseköğretim ve turizmin lokomotif rolünü,
-
Girişimci KOBİ tabanını,
-
Görece iyi yetişmiş insan kaynağını,
-
AB pazarına yakınlık ve Yeşil Hat ticareti imkânını,
-
Güneş enerjisi ve dijital hizmet potansiyelini
öne çıkardı.
Enflasyon ve dövize bağımlı yapının halkı ezdiğini vurgulayan Akansoy, çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
“Seçim programlarımızda yer alan Euro’ya endeksli muhasebe sistemi mutlaka detaylı çalışılacak.
Bir diğer seçenek, Türkiye ile para birliği anlaşması yaparak enflasyon vergisini konuşmak.
Bunlar önce partimizin içinde tartışılmalı, ortak akılla projelendirilmeli.
Ekonomik istikrarın başka türlü sağlanma ihtimali ne yazık ki yoktur.”
KIBRIS SORUNU VE FEDERAL ÇÖZÜM VİZYONU
Konuşmasında Kıbrıs sorunu için net bir siyasi hat çizen Akansoy, bunun Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinin bir parçası olduğunu söyledi:
“Çözümün tek yolu, siyasi eşitliğe dayalı, iki bölgeli, iki toplumlu federal Kıbrıs modelidir.
Ne alt yönetim, ne azınlık statüsü…
Kendi kendimizi yönettiğimiz, uluslararası toplumun bir parçası olduğumuz bir gelecek istiyoruz.”
Ayrılıkçı politikaların Kıbrıslı Türkleri dünyadan kopardığını belirterek, AB değerleriyle bütünleşmiş, dünyaya entegre bir Kıbrıs vizyonunu savundu. Bu kapsamda AB uyum süreci ve ortak komitelerin canlandırılması gerektiğini vurguladı.
TÜRKİYE İLE İLİŞKİLER: “KARDEŞLİK BAĞLARI GÜNLÜK SİYASETE KURBAN EDİLEMEZ”
Türkiye ile ilişkiler başlığını ayrı ve güçlü bir parantez açarak ele alan Akansoy, Kıbrıslı Türklerin Türkiye ile olan bağlarının tartışılamayacak kadar derin olduğunu söyledi:
“Türkiye ile Kıbrıslı Türklerin kadim tarihsel bağları sarsılmaz.
Bu bağlar günlük siyasete kurban edilemez, hiçbir iktidarın politik gündemine sığdırılamaz.
Hiç kimsenin, Kıbrıslı Türklerin Türkiye ile kardeşlik bağlarını test etmeye hakkı yoktur.”
Hayal ettikleri geleceğin, karşılıklı saygı, sevgi, eşit ilişkilere ve dengeli iş birliklerine dayalı bir model olduğunu vurguladı:
“Türkiye ile kardeşlik bağlarının güçlendiği, iki halkın çıkarlarının eşit biçimde gözetildiği bir gelecek istiyoruz.
Sadece Türkiye ile değil, Türkçe konuşan tüm ülkelerle güçlü, kazan–kazan esaslı bir işbirliği hedefliyoruz.”
Bu alandaki anlayışını, “Ben yaparım olur değil, birlikte yaparız, birlikte başarırız” diye özetledi.
“MESELE ŞAHSİ DEĞİL, CTP’NİN YARINA HAZIRLANMASI MESELESİ”
35 yıldır partinin her kademesinde görev yaptığını hatırlatan Akansoy, meselenin kişisel kariyer değil, CTP’nin geleceğe hazırlanması olduğunu dile getirdi:
“Mesele Asım Akansoy meselesi değildir.
Mesele CTP’nin bugünden yarına, geleceğe hazırlanması meselesidir.
Bu ülkenin geleceğine sahip çıkacak, uzun soluklu, halk yararına bir iktidar kurma meselesidir.”
Konuşmasını, “Biz kazanacağız, barış kazanacak, Kıbrıs Türk halkı kazanacak. Hedefimiz iktidardır. Yaşasın CTP, yaşasın emek, barış ve özgürlük mücadelemiz” sözleriyle tamamladı.




