Akpınar, yazılı açıklamasında Kıbrıs’ta barış, eşitlik ve işbirliği temelinde bir gelecek vizyonunu vurguladı. “Bu topraklarda doğduk, bu gökyüzü altında büyüdük. Aynı güneşin altında nefes alan iki toplum olarak, bizler her zaman komşularımızla barış içinde, kardeşçe yaşamayı hayal ettik,” diyen Akpınar, Kıbrıs’ın kuzeyinin ve güneyinin bir rekabet ya da savaş alanı değil, karşılıklı saygıya dayalı bir iş birliği coğrafyası olması gerektiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın kararlı duruşunun altını çizen Akpınar, “Kıbrıs Türk halkı, varoluş mücadelesini tarih boyunca onurla ve sabırla yürüttü. Bugün ise bu halkın iradesini dünyaya haykıran bir Cumhurbaşkanına sahibiz: Sayın Ersin Tatar,” ifadelerini kullandı.
Akpınar, Tatar’ın “Güney Kıbrıs artık işbirliği yapabilmeyi öğrenmelidir” sözlerinin sadece diplomatik bir mesaj değil, halkın eşitlik talebinin güçlü bir ifadesi olduğunu vurgulayarak, “Bu sözlerde, halkımızın yorgun düşmüş umudu değil, ayağa kalkmış iradesi vardır,” dedi.
Demokrat Parti olarak Cumhurbaşkanı Tatar’ın halktan yana, halkçı ve devlet adamı kimliğini desteklediklerini belirten Akpınar, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Biz bu adada kimseye üstünlük taslamıyoruz. Ama unutturulmak istenen bir gerçeği hatırlatıyoruz: Bu ortak coğrafyanın biz gerçek sahibiyiz. Barış sadece bir masa etrafında değil, gönüller etrafında da kurulmalıdır. İşte bu inançla yürüyen Sayın Ersin Tatar’ın yanındayız.”
Kıbrıs Türk halkının yalnız olmadığını ve egemenliğin pazarlık konusu yapılamayacağını vurgulayan Akpınar, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Bu halkın, Kıbrıs Türkü’nün iradesi vardır, sesi vardır, sesi gürdür ve bu ses bir kez daha sandıkta yükselecektir. Demokrat Parti olarak halkımızı bu sürece sahip çıkmaya; kendi geleceğine, kendi Cumhurbaşkanına, kendi iradesine destek olmaya davet ediyoruz.”





