Taçoy, “Bu Kıbrıs Türkünü enayi yerine koymanın artık bir sona gelmesi lazım. Hepimizi uyutmaya çalışıyorlar.” sözleriyle kürsüde tansiyonu yükseltti.
“Gerçeklerden uzaklaşıp birbirimize dil uzatarak günü dolduruyoruz”
Konuşmasının başında Meclis’te süregelen tartışmalara göndermede bulunan Taçoy:
“Çözüm şeklinin olmayacağı ortadayken hâlâ birbirimize dil uzatıyoruz. Sırf dünyaya bir şey söylemek için saatlerce konuşuyoruz.”
diyerek muhalefetin federasyon ısrarını da hedef aldı.
“2014 belgesi egemenliğin iki devletten neşet ettiğini yazıyor – hâlâ anlamayanlara duyurulur”
Taçoy, 2014 yılında dönemin Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile Rum lider Nikos Anastasiadis arasında imzalanan “Ortak Metin”e dikkat çekerek, bu belgenin yıllardır bilinçli şekilde yanlış yorumlandığını söyledi:
“2014 Şubat’ında imzalanan doruk anlaşması açıkça ‘egemenliğin iki devletten neşet edeceğini’ yazar. Egemen olmayan bir tarafın ortak yapıda söz hakkı olamaz. Ama hâlâ bunu görmezden gelenler var.”
Taçoy, federasyon yanlısı kesimlerin bu belgeyi “farklı okumaya” çalıştığını söyleyerek:
“Biz egemen eşitlik dediğimizde bile bazıları başka anlamlar çıkarmaya çalışıyor.” ifadelerini kullandı.
“AB’nin nolu protokolü nerede? Yeşil Hat Tüzüğü nerede? Bizim haklarımız kim tarafından savunuluyor?”
Avrupa Parlamentosu toplantılarına Meclis adına katılan Taçoy, Avrupa Birliği’nin Kıbrıs Türk tarafını yok sayan tavrını sert sözlerle eleştirdi.
Geçtiğimiz hafta Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola’nın sadece Güney’i ziyaret ettiğini hatırlatan Taçoy:
“Bu büyük bir ayıptır. 23 Nisan 2003’te imzalanan 10 No’lu Protokol nerede? Yeşil Hat Tüzüğü nerede? Onlara söz verildi, bize hiçbir şey verilmedi.”
Taçoy ayrıca, AB’nin Rumların taleplerini koşulsuz kabul ettiğini, Kıbrıs Türk halkını ise sürekli “beklemeye ve oyalanmaya mahkûm ettiğini” ifade etti.
“Rum yönetimi gücü paylaşmak istemiyor – hiçbir çözüm çıkmaz!”
Kıbrıs Cumhuriyeti adı altındaki uluslararası statünün Rum tarafınca tek başına kullanıldığını vurgulayan Taçoy:
“Rum yönetimi elindeki gücü hiçbir şekilde paylaşmaz. Mısır’la, İsrail’le, Lübnan’la anlaşmaları tek başına yapıyor. Bu güç kendisine yetiyor. Sizinle neden egemen eşitlik paylaşsın?”
dedi ve ekledi:
“Bir anlaşma olabileceğine inanmıyorum. Güneyin zihniyeti değişmedikçe hiçbir çözüm olmaz.”
“Dün imzalayan Eroğlu’ydu, bugün Denktaş’tı diyerek mi sonsuza dek kaçacağız?”
Kıbrıs Türk siyasi tarihinde zaman zaman geri adım atıldığını söyleyen Taçoy:
“Bir gün ‘Eroğlu imzaladı o yüzden geçersizdir’, öbür gün ‘Denktaş döneminde alındı o başka’ diyerek mi ilerleyeceğiz? Devletsak ciddiyeti böyle olmaz.”
dedi.
“Yeni bir ‘gevşek federasyon masalı’ önümüze konmasın”
Uluslararası aktörlerin ileride yeniden bir federasyon planı dayatabileceğini söyleyen Taçoy:
“Bir sabah uyanıp önümüzde ‘gevşek federasyon’ diye pişmiş bir aş bulmayalım. Bu halk artık oyun istemiyor.”
diye konuştu.
“Bizim çocuklarımız bir 60 yıl daha aynı çileyi çekmesin”
Kıbrıs sorununun 1963’ten bu yana çözümsüz kaldığını hatırlatan Taçoy:
“Biz 60 yıldır bu sorunu yaşıyoruz. Bizden sonra gelen nesiller aynı acıyı çekmesin. Artık kendi kaderimizi kendimiz belirlemeliyiz.”
ifadelerini kullandı.
“Bölgede ateş çemberi var – Kıbrıs’ın yeni jeopolitiğini doğru okumalıyız”
Doğu Akdeniz’deki enerji denklemlerine ve İsrail-Gazze merkezli yeni coğrafi kırılmalara dikkat çeken Taçoy:
Hidrokarbon anlaşmalarından dışlanmamıza,
Bölgeye yapılacak büyük liman projelerine,
Güney Kıbrıs’ın askeri bariyer oluşturmasına
işaret ederek:
“Biz bu anlaşmalardan bihaberiz. Bu halkın geleceği planlanırken kimse bize bilgi vermiyor.”
dedi.
---
“Birimiz farklı konuşursa dünya dalga geçer – Ortak ses şarttır”
Konuşmasının sonunda tüm milletvekillerine çağrı yapan Taçoy:
“Birimiz başka bir şey, diğerimiz başka bir şey söylerse dünya bizimle dalga geçer. Ortak politikada birleşmek, iradeye sahip çıkmak zorundayız.”
dedi ve kürsüden indi.