YEREL HABERLER

Suphi Asiltürk’ten örnek davranış

  KKTC’de yapmış olduğu çalışmalarla hemşerilerinin takdirini toplayan Suphi Asiltürk, 5 yıl önce kurucuları arasında yer aldığı KKTC Tüm Adıyamanlılar Kültürü ve Dayanışma Derneği’ni (TAYDER’i) hareketli sivil toplum örgütü haline getirdi. Yapmış olduğu ziyaretlerde aslen Adıyamanlı olan ve KKTC adına verdiği mücadelede ön saflarda olan Dr. Fazıl Küçük’ün adının yaşatılması için memleketi Adıyaman’a gelen Suphi Asiltürk bir dizi ziyaretler gerçekleştiriyor. Düzenlediği bir ziyaretler kapsamında gazetemizi ziyaret eden Suphi Asiltürk, önemli mesajlar verdi. Ve işte Asiltürk ile yapmış olduğumuz röportajın ayrıntıları. Öncelikle sizleri tanıyabilir miyiz? 16 yıldan bu yana KKTC’de yaşıyorum. Yaklaşık 5 yıldan bu yana KKTC Tüm Adıyamanlılar Kültürü ve Dayanışma Derneği’nin (TAYDER’in) kuruluşunda çalışmalarımız oldu. Derneğimizin faaliyete geçmesiyle birlikte Adıyamanlılarımızla bir arada olduk.  Bu şekilde hemşerilerimizi bir çatının altında topladık.  TAYDER’i kurduğumuzdan bu yana faaliyetlerimiz yoğun bir şekilde devam ediyor. Bizlerin KKTC’de dernek kurmamızın nedeni oradaki insanlarımızın kendi kültürlerini yaşatmaları için hem dayanışma içerisinde olmak, hem de devlet kurumlarına işlerini düşen insanlarımıza yardımcı olabilmektir. Hemşerilerimizin hak ve hukuklarını koruyup, onlara sahip çıkmak için TAYDER’i kurduk. Aktif siyaset içeridesiniz. Parti çalışmalarınız hakkında neler söylemek istersiniz? Yeniden Doğuş Partisi içerisinde aktif olarak siyaset yapmaktayım. Yeniden Doğuş Partisi KKTC’de iktidarda olan bir partidir. Başbakan yardımcılığı ve ekonomi bakanlığı bizim partimizdedir. Bende partinin teşkilattan sorumlu genel başkan yardımcılığını yapıyorum. 2022 yılının Ocak ayında KKTC’de seçim öngörümüz var. 9 milletvekili çıkarabilecek bir güce ve iradeye sahip olan bir partiyiz. Bizim derdimiz milli mücadeleye sahip çıkmaktır. Oradaki insanlarımızın asimile olmadan kendi kültürlerinde yaşamaları, KKTC’nin bütün toprağına sahip çıkmamız tek amacımızdır. Oradaki insanlarımıza sahip çıkmakta bizim öncelikli görevlerimiz arasında yer almaktadır. 50 yıl önce KKTC’de halkımızın yaşadığı zulmü tarih kitaplarımızdan okuyoruz. KKTC’de yaşanan acı olayları yaşlı insanlarımızdan ve tarihçilerimizden duyuyoruz. Geçmişte yaşanan o acı olayların bir daha yaşanmaması için var gücümüzle mücadele ediyoruz. Dr. Fazıl Küçük gerçekten Adıyamanlı mıdır? Dr. Fazıl Küçük’ün adının yaşatılması konusunda çalışmalarınız var mı? KKTC’nin lideri Dr. Fazıl Küçük’in aile kökeni Adıyaman’dır. KKTC’de yapmış olduğumuz araştırmalar sonrasında arşiv haberlerini bularak bu bilgileri ortaya çıkardık. Orada Dr. Fazıl Küçük’ün oğlu Mehmet Küçük’le bir araya gelmekteyiz. Benim amacım Adıyaman ile KKTC arasında bir köprü oluşturmaktır. Adıyaman ilimizdeki caddelere Dr. Fazıl Küçük’ün isminin verilmesi için yoğun bir çalışma yürütmekteyim. Liderimiz Dr. Fazıl Küçük’ü bu şekilde anmış olacağız. Bu çalışmamızı Adıyaman ilimizde başlattıktan sonra Doğu Anadolu Bölgesi ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki bütün illere ulaşmış olacağız. Bu çalışmalarımızı yaparken devlet erkanındaki büyüklerimizle de istişarede bulunuyoruz. Devlet büyüklerimizde bizlere her türlü imkanı sağlıyorlar. Bizim derdimiz Kıbrıs’ı Anadolu’ya tanıtmaktır. KKTC’nin güzelliklerini, tarihi zenginliklerini, ada cenneti oluşunu Anadolu’muza tanıtmak için var gücümüzle çalışıyoruz. KKTC’deki eğitimin daha iyi bir seviyede olmasını sağlamak ve Anadolu’daki gençlerin orada üniversite eğitini görmesi için çalışmalarımız devam ediyor.  KKTC’de Adıyaman’ımızı en iyi şekilde tanıtmak için çalışıyoruz. Benim en büyük projem Dr. Fazıl Küçük’ü Adıyaman’da ve Anadolu’da tanıttırabilirsek, caddelere ismini verdirebilirsek önemli bir çalışmayı başlatmış olacağım. Bu çalışmamızın dışında etkinliklerimiz olacak. Dr. Fazıl Küçük, KKTC toplumunun lideridir. Dönemin KKTC Cumhurbaşkanı yardımcısıdır. KKTC’nin var oluşunun sembolü ve simgesidir. O dönemde çok iyi bir mücadele vermiştir. Eğer bugün KKTC varsa o günkü verilen mücadelelerden dolayı vardır. Dr. Fazıl Küçük ile hemşeri olduğum için onun adının yaşatılması için elimden geleni yapacağım. Onun Adıyamanlı olması için bizim için bir onurdur. Onun adını yaşatmak bizlere mutluluk verir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki (KKTC’deki) Tüm Adıyamanlılar Kültürü ve Dayanışma Derneği’nin (TAYDER’in) çalışmaları hakkında okuyucularımızla neler paylaşmak istersiniz? KKTC’de 4 binin üzerinde derneğimize üye olan Adıyamanlı var. Lefkoşe’de derneğimizin genel merkezimiz var. Her il ve ilçede derneğimize bağlı olan başkanlarımız var. İlçelerde yönetimlerimizi oluşturduk. Adeta bir parti statüsünde çalışmalarımız bulunmakta. Deneğimizin genel merkezli Lefkoşe’de olduğu gibi Girne, Magosa ve Güzelyurt’ta ilçe başkanlarımız bulunmakta. Bu üç yerleşim yerinde bin 700 üyemiz bulunuyor. KKTC’deki hemşerilerimizin isteği birlik ve beraberliktir. Hemşerilerimizin Adıyaman’da yaşamış olduğu kültürlerinin devam ettirilmesi için elimizden geleni yapmaktayız. Kültürümüzün yaşatılması adına KKTC’de ara ara şalvar giyerim. Dernek olarak ne gibi çalışmalarınız var? Bu konuda neler söylemek istersiniz? KKTC’deki insanlarımızın bizden beklentisi bürokraside bir zorluk yaşandıklarında sorunlarının çözüme kavuşmasıdır. Orada bürokrasi çok ağır çalışır. Türkiye’de olduğu gibi hız bir şekilde bürokrasideki işlemler yürütülmez. Örneğin bir kişinin yakını hafta sonu vefat ettiği zaman o cenazeyi o gün içinde defin edemezler. Az önce bir Adıyamanlı hemşerimizin yakını vefat etmiş. Ancak hafta sonu olduğu için işlemlerin yapılamayacağını söylemişler. İlgili kurumu aradım ve bu şekilde vatandaşımız yakınını defin edebilmek için defin işlemlerini başlatabildi. KKTC’de defin işlemleri oldukça ağır şekilde ilerliyor. Bütün dünyada olduğu KKTC’de de pandemi sürecini yaşadık. Kendi imkanlarımızla derneğimizi ayakta tutmaya çalışıyoruz. O pandemi sürecinde bütün insanlarımıza ulaşmaya çalıştık. Herkesin ne ihtiyacı varsa o ihtiyacı karşılamak için elimizde geleni yaptık. Her sivil toplum örgütü kendi çevresine yardım ettiği için bizde hemşerilerimizi yalnız bırakmadık. Pandemi dönemi içerisinde kimi zaman bir insan bir ekmeğe bile muhtaç olabiliyor. Böyle bir dönemde insanlarımıza sahip çıkmak zorundayız. Hamdolsun insanlarımıza sahip çıkıyoruz. Dernek faaliyetlerimiz kapsamında milli ve manevi konularda öğrencilere yönelik kurslarımız oluyor. Açmış olduğumuz kurslarımızda öğrencilerimize yönelik Kur’an kurslarımız oldu. Hemşerilerimizin milli ve manevi değerlerini kaybetmemeleri için zaman zaman toplantılarımız oluyor. Dernek olarak yapmış olduğumuz toplantıların geri dönüşümlerini alıyoruz. Bayanlara yönelik olarak toplantılarımızı da gerçekleştiriyoruz. Birey olarak her şeyden önce çocuklarımızın milli ve manevi değerlerine sahip çıkmaları için yoğun bir çaba göstermeliyiz. Eğitim her şeyden önce aileden başlar. Dernek olarak çocuklara sahip çıkılması adına ailelere uyarılarımız oluyor. Bizim kültürümüzü yaşatmak adına çalışmalarımız da var. Çalışmalarımızı yaparken çevremize saygı gösterdiğimiz gibi aynı saygıyı karşı taraftan da bekliyoruz. Son olarak okuyucularımızla neler paylaşmak istersiniz? Nisan ayı içerisinde bir festival projemiz vardı. Düzenleyeceğimiz etkinliğimizde stantlar olacaktı. Adıyaman’da hazırlanan ürünler düzenleyeceğimiz fuarda sergilenecekti. Bu şekilde ilimizin tanıtımına katkı sunmuş olacaktık. Ancak pandemi nedeniyle bu projemizi gerçekleştiremedik. Böyle geniş çaplı bir projemiz var. Bu projemiz için Kahtalı Mıçe, Latif Doğan gibi sanatçılarımızla görüşmemiz oldu. Bu yıl pandemiden dolayı toplantılarımızı bile yapamadık. Önümüzdeki zaman zarfında bu etkinliğimizi gerçekleştireceğiz. Hatta bu etkinliğimizi yaparken de harfane ekibi eşliğinde çiğköfte ikramımız olacak. Çiğköfteyi de 10 kişi ayrı leğenlerde yoğuracak. Bu etkinliğimiz geniş bir alanda olacak. Birçok projemiz var ama pandemi süreci hiçbir etkinliğimizi yapmamıza izin vermiyor. Her şeyden önce sağlık gelir. İnsanlarımız pandemi kurallarına uysunlar. Toplu şekilde gezmesinler, düğünlere ve taziyelere mecbur olmadıkça gitmesinler. Sağlık her şeyden önce gelir. Röportaj sonrasında Suphi Asiltürk, Dr. Fazıl Küçük adına hazırlamış olduğu plaketi gazetemiz emektarlarına takdim etti.