Ürün Solyalı: “Hükümet Kamu Kaynaklarını Seçim Yatırımı Olarak Kullandı”
Cumhuriyetçi Türk Partisi Milletvekili Ürün Solyalı, Cumhuriyet Meclisi’nde yaptığı konuşmada hükümeti; seçim döneminde yasaları, kamu kurumlarını ve devlet kaynaklarını “kontrolsüz bir şekilde” kullanmakla suçladı.
“Bir Günlük Resmî Gazete’de 400 Sayfa” Eleştirisi
Solyalı, seçim yasaklarının başladığı 22 – 23 Ağustos tarihlerinde yayımlanan “yeni gazete sayısı” ile ilgili iddialarını şöyle açıkladı:
“22 ve 23 Ağustos’ta 400 sayfalık Resmî Gazete yayımlandı.
Bir günde üç gazete çıkarıldı. Bu, hükümetin kontrolsüz yetkilerini kullandığını gösteriyor.”
Atamalar, T-İzinleri, Ruhsatlar: “Seçim Malzemesi” İddiası
Solyalı, seçim öncesi yapılan çeşitli işlemleri seçim yatırımı olarak nitelendirdi:
• 148 durdurulan tasdik memurluğu atamasının, mevcut 290 atamaya eklenerek onaylandığını;
• Yaklaşık 3 000 T-izin belgesi verildiğini (Ulaştırma Bakanlığı 3 000 derken Solyalı 2 500 olduğunu iddia etti);
• 600 tabanca ruhsatı dağıtıldığını — tüm bu kararların kamuoyundan gizlendiğini belirtti.
“Kamu kurumlarının tarafsızlığı zedelenmiştir… Silahlanma toplumda güvenlik duygusunu zedeliyor.”
Vatandaşlık, Geçici İşçi Alımları ve Devlet Arazileri: Yeni Kritik Alanlar
Solyalı ayrıca söylentilere göre:
• 124 kişinin istisnai vatandaşlık yoluyla oy hakkı kazandığını;
• Yaklaşık 200 kişinin geçici işçi olarak seçime yakın iş başı yaptığını;
• Devlet arazilerinin seçim malzemesi gibi dağıtıldığını — iddia etti.
“Bütün bu uygulamalar, hükümetin seçim sürecinde kamu gücünü kötüye kullandığını açıkça ortaya koyuyor.”
Kurumların Tarafsızlığı Soru Altında
Solyalı, bir kamu üniversitesinin seçim döneminde aday desteklemesi ve Çalışma Bakanı’nın “bir gün kala görevden alınması” gibi olayları örnek göstererek:
“Bir kamu üniversitesinin aday desteklemesi kabul edilemez.
Kurumların itibarını zedeleyen şeylerdir.”
“Halk Şeffaflık ve Adalet Bekliyor”
Son olarak Solyalı, hükümete şu çağrıda bulundu:
“Kamu kaynaklarını seçim amaçlı kullandığınız ortaya çıktı.
Halk sizden şeffaflık ve hesap verebilirlik bekliyor.”