Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Beste Oymen, yaptığı yazılı açıklamada, gıda mühendislerinin afet yönetiminin vazgeçilmez bir unsuru olduğunu vurguladı.
KKTC’nin deprem açısından hassas bir bölgede bulunduğunu hatırlatan Oymen, buna rağmen afet yönetimi planlarında gıda güvenliğinin hâlâ göz ardı edilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.
“Binalar ayakta kalsa bile güvenli gıda yoksa toplum ayakta kalamaz”
Afet denildiğinde akıllara ilk olarak binalar, kolonlar ve yapısal dayanıklılığın geldiğini ifade eden Oymen, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Yapı güvenliği ne kadar önemliyse, gıda güvenliği de aynı derecede önemlidir. Sağlam bir bina yaşamı korur; güvenli gıda ise yaşamı sürdürülebilir kılar.”
“Deprem sonrası ilk kriz gıda güvenliği olabilir”
Deprem sonrası tehlikelerin yalnızca fiziki yıkımla sınırlı olmadığına işaret eden Oymen, bozulmuş gıdalar, kontamine su kaynakları, denetimsiz ürünler ve çöken soğuk zincirin halk sağlığı için büyük risk oluşturduğunu belirtti.
Oymen, bu sorunların toplum sağlığını doğrudan etkileyerek afetin yarattığı tahribatı katlayabileceğini vurguladı:
“Gıda güvenliğinin planlanması, acil müdahale ekiplerinin koordinasyonu kadar kritik bir ihtiyaçtır.”
“Soğuk zincirin çökmesi ve hijyen sorunları ciddi tehlikeler yaratır”
Gıda güvenliğinin afet yönetiminde stratejik bir unsur olduğunu belirten Oymen, deprem sonrası ortaya çıkabilecek başlıca riskleri şöyle sıraladı:
-
Elektrik kesintileriyle soğuk zincirin çökmesi
-
Et, süt, tavuk ve balık gibi ürünlerin hızla bozulması
-
Su dağıtım hatlarında hasarlar ve mikrobiyolojik riskler
-
Acil yardım gıdaları ve sıcak yemeklerde hijyen sorunları
-
Denetimsiz ürün hareketi ve fırsatçılık
-
Toplu zehirlenme ve salgın ihtimalleri
Bu risklerin, gıda mühendislerinin aktif görev alacağı bir afet yönetimiyle kontrol altına alınabileceğini belirtti.
“Gıda mühendislerinin sürece dahil edilmesi bir seçenek değil, zorunluluktur”
KKTC’nin deprem gerçeği göz önüne alındığında gıda güvenliğinin ertelenemez bir öncelik olduğunu söyleyen Oymen, afet hazırlıklarında gıda mühendislerinin sürece dahil edilmesinin kamusal bir zorunluluk olduğunu ifade etti.
Oymen açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Yapı güvenliği ile gıda güvenliği birlikte ele alınmadıkça toplumsal güvenlik sağlanamaz. Gıda güvenliği yoksa yaşamın devamlılığı da yoktur.”